- Anasayfaya dön »
- bonus sistemi , değişken ücret , iş değerleme , kök ücret , medyan , motivasyon , ödeme , performans , prim , ücretlendirme , yan haklar »
- Ücretlendirme ve Yan Haklar
Yazan : Unknown
9 Şubat 2015 Pazartesi
Ödemelerin tüm çalışanların en
büyük motivasyon kaynağı olduğunu biliriz. Yapılan iş veya hizmet karşılığında
verilen ücrete de maaş denilir. Fakat verilen maaşın her zaman çalışanı motive
etmediği, ettiği zamanlarda da bu motivasyonunun süreklilikten uzak olduğu gibi
bir gerçek vardır. Bu yüzden şirketler bu ödemelerin yanına primler ve yan
haklar eklemişlerdir ki piyasadaki cazibelerini arttırabilsin ve çalışanlarını
bünyesinde barındırmaya devam etsin.
Ücretlendirmeyi belirleyen bazı
faktörler vardır;
Performans;Her şeyden önce
bilmemiz gerekir ki, ücret ve performans arasında mutlaka bir eşitlik
olmalıdır, aksi takdirde çalışan verimliliği ve motivasyonu oldukça olumsuz
etkilenecektir.
İç Faktörler/ Yeterlilik: Ücretlendirme
yaparken mutlaka şirket kârını da gözetmek durumundayız Bir pozisyonun ücretini
belirlerken şirketin iç faktörleri ve verilecek pozisyonun önemi göz önünde
bulundurulması gereken bir diğer faktörlerdir.
Piyasa şartları:Ücretler ayrıca
piyasa koşulları tarafından etkilenir, yani bir ücret kendi kendine oluşmaz.
Yaşam pahalılığı: Çalışılacak
olan ülkenin veya şehrin yaşam pahalılığı da alınacak ücrete mutlaka
etkilemektedir.
Medeni durum: Çalışan kişinin
alacağı maaş medeni duruma ve sahip olduğu çocuk sayısına göre de değişiklikler
gösterir.
Tecrübe: Bir şirket bünyesinde
uzun yıllardan beri çalışıyor olan bir elemanın ücreti belirlenirken şirket
içerisinde geçirdiği yıllar yıllar mutlaka göz önüne alınır, yani maaş yıllar
geçtikçe artar. Bu çalışan artık şirket hakkında bir çok şeyi biliyordur ve
şirket bu çalışanın bünyesinde devam etmesini ister.
Ücretlendirme iki ana bölümden
oluşur; kök ücret ve değişken ödemeler
Kök ücreti belirlemek için iş
değerlemesi yapılmış olmalı ve ücret araştırması ise gerçekleştirilmiş olmalıdır.
Bir dişçiyi ele alalım; hastanede çalışan bir dişçi ilk olarak ne yapar onu
öğrenmemiz gerekir. Sorumlulukları nedir? Bunun için daha önceki yazılarda da
bahsettiğimiz ama henüz detaylarına girmediğimiz iş analizlerini yapmak gerekir
ki işin doğasını anlayabilelim. İş değerleme yapılır ve bu noktadan sonra ücret
araştırmasına geçilir. Burada ise piyasada aynı sektörde aynı işi yapan
kişilerin ücretleri araştırılır. Bu ikisinin sonucunda ise çalışana verilecek
ücret hakkında bilgi sahibi olmak adına önemli bir mesafe katetmiş oluruz.
İş Değerleme
İnsan Kaynakları sektörünün en
önemli kurumlarından birisi olan Hay Group tarafından geliştirilmiş olan önemli
bir sistem sayesinde iş değerlemesini kolay bir şekilde yapabiliyoruz, buna da
Hay System deriz. Tüm pozisyonlar iş türlerine göre değerlendirilir ve işlerin
değerleri belirlenir.
Hay Sistem İş Değerleme Formu |
Örnek olarak aldığımız Dişçi ve
Polis Mesleklerinin bu sisteme göre iş değerlemelerini yapmaya çalıştığımız
örneği aşağıda bulabilirsiniz. Bu noktadan sonra bu sonuçları ücret
araştırmasıyla ile birleştirip kök ücrete kök ücrete transfer etmek gerekir.
Diş Hekimi ve Polis İş Değerleme Karşılaştırması |
Ücret Araştırması
İş değerlemenin sonucunu elimize
aldığımızda şu işçiye bu kadar ödemeniz gerekir gibi bir sonuç vermez. Önemli
olan, onu ücret araştırmasıyla harmanlayıp ortak bir zeminde buluşmaktır. Ücret
araştırması, piyasadaki diğer şirketlerin aynı mesleğe ne kadar ödediğinin
öğrenilmesini amaçlayan bir araştırmadır. Bu araştırmada önemli olan, ne
piyasanın altında kalmak ne de üzerine çıkmaktır. Altında kalan ücret,
çalışanın kuruma katılmasını imkansızlaştıracak, üzerine çıkmak ise uzun vadede
şirket politikasını ve kârını etkileyebilecektir.
Kök ücret yapısı ve İş değerleme
İş değerleme yoluyla kök ücret
yapısının belirlenmesinin hem avantajları hem de dezavantajları vardır. Belirli
bir sistem oluşturup bir işçi arandığında bu sistem üzerinden gitmek şirkete
madden ve manen büyük faydalar sağlar. Yeni alınacak olan personelin
sorumlulukları bellidir, piyasadaki ücretini de öğrendikten sonra onu tutar ve
bu en iyi yoldur bir işçiyi kuruma kazandırmak için. Bu şekilde hazırlanan iş
değerleme ve ücret yapısı şirketin başarısına büyük katkı sağlar.
İş değerlemenin uygulanması
şirket içerisinde büyük bir bürokrasi gerektirir. Bu da kendisiyle beraber
önemli bir zaman kaybı getirir. İş tanımının mutlaka doğru bir şekilde
yapılması gerekir, ama bu bazen o kadar da kolay olmayabilir, zira bazı
kurumların binlerce çalışanı olan kurumlarda binlerce iş tipi vardır ve bunları
tanımlamak ise aylar, hatta yıllar alabilir. “Bu benim işim değil” fenomenini
de unutmamak gerekir. İş tanımı belirli olan bir çalışandan, tanım içerisinde
yazılı olmayan bir ricada bulunmak bazen çok zorlaşabilir ve çalışan bunu kabul
etmeyebilir. Bu da çalışanların verimliliğini, performansını ve motivasyonunu
bazen direk olarak etkileyebilir.
Çalışanlarının maaşlarının piyasa
yapısından etkilendiğinden bahsettik, fakat faaliyet gösterilen sektörü de
mutlaka hesaba katmak lazım. Aynı unvanlara sahip farklı sektörlerde ve farklı
kurumlarda çalışan iki kişinin maaşları farklı olabilir.
Medyan değeri de yine baz
alınabilecek önemli bir etkendir kök ücret belirlemesinde. Medyan bazen
ortalama ile karıştırılabiliyor, fakat ikisi de birbirinden tamamen farklıdır.
Medyan; bir dağılımdaki tüm sayıları sıraya dizdiğimizde tam ortada kalan
değerdir. Örneğin; yine hastanede çalışan dişçiler üzerinden gidersek bütün
dişçilerin yıllık brüt maaşları ele alındığında medyanı 120.000TL olarak
bulabiliriz. Peki bu ne demektir? Bu dişçilerin %50’si bu miktarın üzerinde,
geri kalan %50’si ise bu miktarın altında kalan maaşlar demektir. Medyanı
ekstrem bir şekilde maaş alan çalışanlar etkilemez, ama eğer ortalama alıyor
olsaydık; Yıllık 2 milyon TL kazanan çok ünlü bir dişçi ortalamayı oldukça
etkileyecekti. Medyan ise bu durumdan etkilenmez, yıllık 2 milyon TL kazanan
bir dişçi medyanın üzerinde kalacak ve medyanı etkilemeyecekti. Bu haliyle
medyan kök ücret belirlenmesinde önemli bir faktördür.
Değişken Ücret/ Primler
Kök ücretten ayrı bir şekilde
performansa ve şirket performansına bağlı olan kök ücrete ek ödemelerdir.
Çalışanın performansını doğrudan etkiler, ama kök ücreti kesinlikle etkilemez.
Parça başına ödeme sistemi/ Akort
Sistem:
Yapılan işin sonucuna göre hesaplanan
ücrete akort ücret denir. Bir presçinin bastığı kapak sayısına, bir maden
işçisinin çıkardığı madenin ağırlığına veya bir işçinin boyadığı bezin
uzunluğuna göre ücretin hesaplanması durumlarında akort ücret söz konusudur.
Akort ücret, parça sayısı, büyüklük, uzunluk veya ağırlık gibi birimlere göre
saptanır ve belirli bir çalışma dönemine düşen ücret, her birim için saptanan
ücretin birim sayısı toplamı ile çarpılması sonucu bulunur. Bunun dışında,
akort ücret şekli ile ilgili olarak, değişik bazı işlerin bir arada yapılması
sonucu ortaya çıkan götürü iş kararlaştırılabilir .
Akort/götürü ücretle çalışan işçinin hafta tatili, genel tatil ücreti vardır. Akort/götürü ücretle çalışan işçinin haftalık çalışma süresi 45 saati aştığında fazla çalışma ücreti alacağı da tabiidir. Bu ücret sistemiyle çalışan işçinin, diğer işçilik hakları da mevcuttur. Farklılık, ücretin zamana göre değil, belirlenen birime göre saptanmasından kaynaklanır.
İşveren bu ücret sisteminde işçiye yeterli iş vermekle yükümlüdür. Akort ücretin işçiyi çalışmaya zorlayarak aşırı biçimde yorduğu aşikârdır ve bazı meslekler/işler dışında genel olarak tercih edilmemektedir.
Akort/götürü ücretle çalışan işçinin hafta tatili, genel tatil ücreti vardır. Akort/götürü ücretle çalışan işçinin haftalık çalışma süresi 45 saati aştığında fazla çalışma ücreti alacağı da tabiidir. Bu ücret sistemiyle çalışan işçinin, diğer işçilik hakları da mevcuttur. Farklılık, ücretin zamana göre değil, belirlenen birime göre saptanmasından kaynaklanır.
İşveren bu ücret sisteminde işçiye yeterli iş vermekle yükümlüdür. Akort ücretin işçiyi çalışmaya zorlayarak aşırı biçimde yorduğu aşikârdır ve bazı meslekler/işler dışında genel olarak tercih edilmemektedir.
Bonus Sistemi:
Burada daha karmaşık bir sistemle
karşı karşıyayız. Yılın başında çalışanın bağlı olduğu yöneticiyle birlikte
hedefleri belirlenir. Verilen bu hedeflerin tamamını başarı ile yerine
getirirse çalışan bonus ücreti ile ödüllendirilir. Performans ile direkt
ilişkilidir.
Motivasyon ve Ödeme
İnsanlara bir şeyler yaptırabilmek
ve onları motive edebilmek için ödüllendirmek gerekir. Geleneksel anlayışa
göre; bunun en başında para gelir. Ne kadar ödenirse o kadar hizmet alınır.
Peki para performansı ne kadar arttırır? Paranın performansı aslında kötü
etkilediğine dair onlarca bilimsel makale var. Peki ama bu nasıl oluyor
diyecekseniz.
Hatırı sayılır bir Motivasyon
Analisti olan Daniel Pink’in deneyine göre; iki ayrı grup düşünün, bu
gruplardan birisinden zor bir yapbozu hiç bir bedel almadan tamamlamaları,
ikinci gruba ise bu yapbozu kendilerine 100’er TL verilip bu yapbozu
tamamlamaları istenir. Sizce hangisi daha hızlı bitirir? Birinci grup daha
hızlı bitirir, çünkü motivasyonlarını etkileyecek hiç bir dış faktör yoktur.
İkinci grup için durum farklıdır onlar sürekli, zaten elde etmiş oldukları
parayı ve bu parayla ne yapabileceklerini düşünüp motivasyonlarını kaybederler
ve performansları olumsuz etkilenir. Şimdi aynı grupları tekrar düşünün,
birinci gruba bu yapbozu tamamlaması halinde yine hiç bir şey verilmiyor, ama
eğer ikinci grup tamamlarsa onlara 100’er TL verileceği söyleniyor. Şimdi kim
daha hızlı sonuca ulaşır? Tabii ki, ikinci grup çünkü bu sefer tablo değişti,
şimdi daha çok iletişime ve düşünmeye ihtiyaçları var bu parayı kazanabilmek
için. Bu yüzden var güçleriyle yapbozu çözmeye çalışırlar.
İki farklı şirket düşünelim,
verdikleri maaş haricinde her şeyleriyle çalışana aynı imkanı sunduklarını
varsayalım, yani birisinin daha az bir ücret verdiğini hesap edelim. Çalışan
tabii ki, yüksek ücret veren işi tercih edecektir. Ama elimizde onun yüksek
maaş veren şirkette daha yüksek performans göstereceğine dair hiç bir veri yok.
İşte bu noktada ortaya motivasyon arttırıcı etmenler devreye giriyor.
Şirketler çeşitli yollarla çalışanlarının
performanslarını arttırmak isterler, bunlar ise;
Kar Paylaşımı; Şirket sene sonunda kazandığı kârdan bir kısmını
çalışanlarına yüzdeler halinde dağıtır. Şirketin kazancı ne kadar fazla olursa,
çalışanların kazancı da o kadar fazla olacaktır, bu da çalışanların daha
istekli bir şekilde kuruma katkı sunmalarını sağlayacaktır. Aksi takdirde
denklemin karşı tarafı gayet basittir, kurum kazanmazsa, çalışan da kazanamaz.
Çalışan Hisse Senedi: Çalışan kurumun hisse senetlerini piyasanın
%10 daha altında bir fiyata maaşının belirli yüzdesi kadar satın alabilir. Daha
sonra şirketin hisse senetleri, yükseldiği, zaman çalışanın elindeki kağıtların
da değeri artacaktır. Çalışan sürekli kağıtların değerlerini takip edecek ve
onu arttırmak için çabalayacaktır. Bu arada unutulmaması gereken nokta, çalışan
%10 daha düşük fiyata aldığı kağıtları hemen elden çıkaramaz, bunun için bir
müddet beklemesi gerekmektedir.
Yan Haklar
Şirketler insanları psikolojik
olarak motive edebilmek için finansal, güvenlik, sağlık vb gibi konularda
çalışanlara çeşitli yan haklar sunarlar. Bunlar; cep telefonu, araba, lap top,
özel sağlık sigortası, konut yardımı vs olabilir. Şirketler bunu yaparken,
kurum dışında bulunan personel için bir cazibe merkezi oluşturur. Bünyesinde
bulunan insanlara ve onların yakınlarına değer verdiğini gösterir.
Çalışanlarının çözebileceği bazı sorunlarını çözüp onun kendisini tam anlamıyla
işe vermesi sağlar. Örneğin, çocuğu henüz 3 yaşında olan bir annenin, işe tam konsantrasyonu
beklenemez. Mutlaka bir yerde aklına çocuğu gelecektir. Eğer kurum,
çalışanların çocukları için yakın çevrede bir kreş/çocuk yuvasıyla anlaşmış ve
bunun maliyetini üstlenmişse, çalışan bu konuda rahat edecek ve performans
kaybı yaşamayacaktır. Şirketin bu hakları sağlamasındaki en önemli etken ise,
bunları bir gider olarak gösterip, ödediği vergiden düşmesine sebep olacaktır. Yani
çalışanın normal şartlarda belki binemeyeceği bir arabayı, şirket toplu fiyat
indirimiyle daha uygun meblağa kiralayıp, kiralama bedeli olarak ödemiş olduğu ücretin
belirli bir kısmını da gider olarak gösterip
düşük vergi ödeyerek kazanç sağlar. Ayrıca çalışanına da bu hizmeti
sunmuş olup bir taşla iki kuş vuracaktır.
Kaynakça:
-http://www.lebibyalkin.com.tr/dergi_icerik_p.asp?dicerik_id=332&dergi_id=125
Kaynakça:
-http://www.lebibyalkin.com.tr/dergi_icerik_p.asp?dicerik_id=332&dergi_id=125
-http://www.armintrost.de/home.html
Ben de yazar olmak istiyorum!
Eger sizler de blogumuzda yazar olmak ve İK Yönetimi hakkında yazılar yazmak istiyorsanız, yazdığınız yazıları ve mahlasınızı kocaoglubaris@hotmail.com adresine e-mail gönderin. Yayınlayalım.